AKASYA DURAĞI
İzleyici kitlesini ( ciddi anlamda diziyi takip eden ) deli gibi merak ettiğim , bu konuda benim için başı çeken dizi kesinlikle 'Akasya Durağı' dır. Bu kadar saçmalıkla dolu bir diziyi kim , hangi amaçla izler ? Şimdi mantıklı düşünelim. Buna gülen normal bir insan olamaz. Yani günümüzdeki espri kalitesine ve insanların güldüğü şeylere baktığımızda nasıl o kadar bölüm ilerledi hayret içindeyim.Duraktaki laz çaycı Ali Kemal : Nuri babacium , Sinan abijim
O bıyıklı tespihli eleman Sinan olması lazım : Tırın tırın tırın
Osman Aga : Aklımda kalan repliği yok ama sürekli bir pehlivan takıntısı var.
Şiveli taksici Seyit : Yav aney saçmalama.
Her bölüm yukarıda yazdığım aynı replikleri duyabilirsin istisnasız . Sürekli tırın tırın tırın yapan tespih sallayan bir taksiciye kim gülüyor ki o hareketi sürekli yaptırtıyorlar ? Bu dizinin senaryosunu yazan kim , bu diziyi yüz adetten fazla bölüm yaptırtan izleyici kitlesi kim ?
Bu diziyi aynı 'Cennet Mahallesi' adlı diziye benzetiyorum. Her bölüm karakolda biter mi sorusunun cevabını bu iki diziden alabilirsiniz. Ayrıca dizideki tek şey bu da değil . Seyit denen arkadaşın annesinin sürekli elinde silah terör estirmesi , sağda solda çatışması da diziye ayrı bir gerçeklik katmış. Ayrıca her bölüm aldatıldığını sanan Gülübik adlı bayan , sürekli damadına giydiren kaynana , aşırı kıskanç biraz da paranoyak Safiye adlı Osman Aga'nın karısı , ayda bir kere güreşelim ayağına kendini sakatlayan Osman Aga. Yine ayda bir kere taksiye çıkma hevesine girip g*tünde patlayan çaycı , aksiyonsuz geçmeyen bölümleriyle marjinal ve berbat bir diziydi benim için . Siz ne düşünüyorsunuz bilemem ama öğrenmek isterdim.
Oscar ödüllerini veriyorum : and the Oscar goes to Osman Aga ! En iyi düşüş dalında Oscar'ını alıyor. Ben bu adamı G.O.R.A filmindeki Amir Tocha karakteri ile sevmiştim . Mükemmel bir rolü vardı ama gel gör ki bu dizide o rollerde görünce içim acıyor , dayanamıyorum.
Şimdi soracaksınız izlemediysen bu kadar şeyi nerden biliyorsun diye . Malesef bir ara aynı saatlerde yemek yerken önümde açık olan Kanal D yi kapatmaya üşeniyordum. Saat 5-6 civarı bir çok kez bu diziye denk gelmişliğim vardır. Tabiki sonunu getirmedim hiç birinde . Yemeği hızlıca yedikten sonra koşarak uzaklaştım tv karşısından.
Bu sefer pek uzatmadım. Bu konu hakkında hak veren olur , hak vermeyen olur. Ancak hak vermeyenlerin sayısının bir elin parmağını geçeceğini sanmam. Saygılarımla...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder